6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ile birlikte 10 Ocak 2017 tarihinde önemli bir değişiklik yapılmış ve marka iptal yetkisi Türk Patent ve Marka Kurumu’na (TÜRKPATENT) verilmiştir. Bu yetkinin fiilen kullanılmaya başlanması ise 10 Ocak 2024 tarihini bulmuş; Kurum, bu tarihten itibaren kullanılmayan markalara yönelik iptal taleplerini almaya başlamıştır.
Bu gelişmeyle paralel olarak, 2025 yılı Mart ayı itibarıyla marka başvuru ve yenileme işlemlerinde dikkat çeken bir ücret politikası yürürlüğe girmiştir. Özellikle 35. sınıfın alt emtia grubu olan 35-5 için, ikinci sınıftan sonra yapılacak her ek sınıf için ekstra ücret alınmasına karar verilmiş; aynı uygulama marka yenilemelerinde de geçerli hale gelmiştir.
Bu değişikliklerin temelinde yatan gerekçe açıktır: kapsamlı ancak kullanılmayan mal ve hizmetler için yapılan marka başvurularını ve yenilemelerini caydırmak. Kurum, marka sicilinin daha şeffaf ve işlevsel olması amacıyla hem idari iptal mekanizmasını hem de mali düzenlemeleri birlikte kullanarak markaların yalnızca fiilen kullanılacak alanlarda tescil edilmesini teşvik etmektedir.
Bu yeni ücretlendirme yapısı sayesinde, marka sahiplerinin ihtiyaç duymadıkları mal ve hizmetler için sınıf eklemeleri ya da markalarını gereksiz yere yenilemeleri ekonomik açıdan daha az cazip hale getirilmiştir. Böylece marka sicilinde gereksiz yığılmaların önüne geçilmesi, daha temiz, daha güncel ve kullanıma dayalı bir tescil sistemi inşa edilmesi hedeflenmektedir.
Sonuç olarak, 6769 sayılı Kanun’un 26. maddesiyle Kurum’a verilen iptal yetkisi ile birlikte yürürlüğe konulan bu yeni ücret politikası, Türkiye’de marka hukukunda önemli bir paradigma değişimini temsil etmektedir. TÜRKPATENT, artık yalnızca tescil süreçlerini değil, kullanım esasına dayalı marka korumasını da etkin şekilde yöneten bir yapı haline gelmiştir.





